Bana bir fincan nescafe yapar mısın? Lütfen sert olmasın içemeyebilirim. Tek şeker kafi.. Rica etsem sende katılırmısın? Sakın buraya bakma fotoğrafını çekeceğim. Poz verme öyle kal.. Boş ver vaz geçtim. Resmini çizeceğim. Yüzünün hatlarını gezeceğim yutkunmalarını hissedeceğim. Kağıttan metinleri limana gönderdim. Yırtmassın sana çok güvendim. Yarı ıslak özlemini al içinden koy bir şişeye sal beklediğim iskeleye son ada vapuru gelmeden... Uçak yaptım gazetenin bir köşesinden. Rötarsız gelecek takılmassa motoruna bir güvercin tüyü. Gece yarısı da olsa bekler mısın? Şarkımızı Aznavur pasajı'ndan çıkan Yeşil çamlı eski bir kemancıya verdim o çalacak. Verdiğimiz bozuk paralara bozularak bakacak. Başını öne eğip gidişi o şarkının bize armağanı olduğunu anlatacak. Özür dilemeliyim. Benimle arkasından koşarmısın? Tutuklanan kaçak bir suçlunun kelepçesini çaldım. Artık ben bir hırsızım. Öfkeyi kavgayı vedaları dağlara yollayacağım. Ortağı olup bu soygunun sende anahtarını denize atarmısın? Siyah beyaz bir filmin'the end'inde kavuşamadı sevgililer. Çok üzüldüm ağlıyorum. Oturup o koltuğa filmi sen yönetirmisin? Sevenleri birleştrimisin? Bizim hikayemizide araya iliştirir misin?
Kasabadaki yalnız kovboyun atıan binip gidelim. Kaktüslerden su içelim. Dolaştığımız sokaklara adımızın bile konmadığı bu çok çatılı şehre ne olur tekrar dönmeyelim. Peki beni yolda eğlendirir misin? Kanıma karışır mısın? Koynunda uyutur musun? Günü anlatırken uyuyakaldığımızı unutur musun? En büyük yalanımızı o ahşap pinokyonun üstüne atıp benimle gözden kaybolur musun? Bizi ezberler misin? Hep güler misin? 'Başımın etini ye ama kal' der misin? Çok özler misin?
Küçücüktüm ufacıktım. Aksilik işte bana sığamamıştım. Sen iste büyürüm. Kocaman olurum. Yutmam harfleri bağdaş kurmam. Orada burada patlatmam çilekli sakızımı. İstersen uzatmam artık saçımı... Desem geri dönermisin?